Kastamonu Antik Çağ Tarihi: Timonium, Timonitis, Kastamon
Makale: Özhan Öztürk
Timonitis[1], Paphlagonia içlerinde Bithynia sınırına yakın bir bölgenin adı olup[2], Yaşlı Pliny[3] bu bölge halkını Timoniacense olarak anmış, Bizanslı Stephanus Paphlagonia’da Timonium[4] adlı bir kalenin varlığını bildirmiştir. Bizanslı yazarlar, Halys nehrinin kollarından Amnias Deresi üzerinde Kastamuni adlı bir kentten bahsetmişlerdir[5]. Bu verilere dayanarak Kastamonu kentinin bahsi geçen kale çevresinde kurulduğunu, bugün kullanılan adının Roma döneminde verildiğini ve Latince castra[6] ile Timoni kelimelerinin birleşiminden oluşup “Timoni kalesi” anlamına geldiğini söyleyebiliriz[7]. Ek olarak 14. yüzyıla bölgeye gelen İbn Battuta’nın kentin adını Kastamoniya olarak anması da düşüncemi desteklemektedir.
Kastamonu kelimesinin anlamı
Kastamonu adını açıklamak için daha önce farklı teoriler ileri sürülmüştür[8]. Komnen Kalesi anlamına gelen “Kastra Komnen” Bizans hanedanı Komnenos hanedanından önce inşa edilmiş kaleyi açıklamamakta, Kaşka halkı ile bağlantı kurmaya çalışan Gastummana ise Kaşka halkını nitelediği Gas ön ekine benzer ikinci bir toponim ve böyle bir isimlendirme geleneği sunamamaktadır. Bununla birlikte Yunan ve Roma kaynaklarında ikinci bir Tinomium adına rastlanmaması gerçekten de Hitit kaynaklarında Kızılırmak’a dökülen Gökırmak’ın kuzeyinde yerleşen ve Pala – Tummana ülkesinin varlığı düşünüldüğünde bu adın Hitit yerleşimi Tumanna ile ilişkili olduğu bu adın zamanla Tinonium’a dönüştüğünü düşündürmektedir.
Kastamonu Arkeoloji
Gölköy Köy enstitüsü çevresinde yapılan yüzey araştırmalarında elde edilen ve Paleolitik döneme tarihlenen çakmaktaşı araç parçası, Taktak ve Malak köyleri çevresinde bulunan el aletleri ile 1947’de Kılıç Kökten’in Çankırı-Kastamonu il sınırlarında Salman höyüğünde bakır çağ bulguları elde edilmiştir. Kastamonu ili sınırları içerisinde yapılan kazılarda ise Acheuleen Kültüre ait el baltaları, çift yüzlü aletler ile Paleolitik ve döneme tarihlenen çakmaktaşı yongalar tespit edilmiştir. Urartu medeniyetiyle ortaya çıkan kaya mezarı ölü gömme geleneği Frig geleneğinde devam ettirilerek tüm Anadolu’ya yayılmış, MÖ 5. yüzyılda Paphlagonia’da yerel beylerin mezarları olarak görülmeye başlanmış, Roma dönemi ortalarına dek devam ettirilmiştir. Kastamonu il sınırı içerisinde Karaçomak Çayı üzerinde yer alan il merkezinde Timonion Kalesi civarında MÖ 8. yüzyıla tarihlenen iki kaya mezarı bulunmaktadır. Kabartmalarla süslü bir girişten girilen Şehinşah Kayası içerisinde üç mezar yer almakta, Oyulmuş Kaya-Kalekapı adlı bir başkası ise 1 m yüksekliğindeki bir kapıdan girilen bir giriş ile iki mezar odasından oluşmaktadır. Kalekapı Kaya Mezarı bölgenin en eski kaya mezarı olup, girişinde Yunan mitolojisinde n esinlenilen aslanla güreşen Herakles, aslana saldrıan boğa ve kartal tasvirlerinin yanısıra mezarın alınlığında yer alan boynuzlu aslan grifonlar Pers etkisi taşımaktadır. Bunlar dışında Gökırmak Vadisi üzerinde Donalar, Urgancı, Bademci, Aygır, Hobu, Cöpcöp ve Alasökü mezarları, Araç bölgesinde Kadınca köyü ve Aşağı Güney köyü kaya mezarları, Tosya Devrez Vadisi’nde Çüşçüş Kaya Mezarı ayrıca Devrekani, Tosya, Daday, Ağlı, Azdavay ilçelerinde çok sayıda Kaya mezarı yeralmaktadır[9].
Kastamonu Antik Çağ Tarihi
Kastamonu bölgesinin yazılı tarihi Hitit belgeleriyle aydınlanmakta, Hitit imparatoru I. Şuppilulium döneminde Tumanna adı verilen bölgenin bugünkü Kastamonu coğrafyasını tanımladığı sanılmaktadır. Pala adı verilen bir diğer ülke ise Hititler ile Tumanna arasında yer alamaktaydı. MÖ 1200’lerde deniz kavimlerinin göç döneminde Hitit devleti yıkılmış, Trakya üzerinden Anadolu’ya giren Frigler ülkenin etnik ve siyasi yapısını değiştirmiştir. Frig hâkimiyetinin ardından MÖ 695’te Kafkasya üzerinden gelen Kimmerler Frig devletini yıkmışlarsa da MÖ 625’de Lidya kralı Ardis tarafından yenilmişlerdir. Bu dönemde Ege’deki Yunan kentleri Karadeniz’de Paphlagonia’nın da dâhil olduğu kıyı şeridinde koloni kentleri ve emporiyumlar kurmaya başlamışlardır. MÖ 546’de Pers hâkimiyetine giren bölgede önce Daskileion Şatraplığı’nı kurmuşlar ardından bu şatraplığı Kızılırmak’ın güneyinde Frig ve Bartın’a dek uzanan bölgede Pontus olmak şatraplığı olmak üzere ikiye bölmüşlerdir.
Kastamonu Roma ve Bizans Dönemi
Kastamonu yöresindeki kentler Pontus Krallığı ve Roma dönemlerinin ardından Bizans yönetimi altında Honorias Pontos Theması’na bağlanmış, MS 9. Yüzyılda kurulan Paphlagonia Theması sınırlarına dahil edilen bölgenin merkezi Pompeiopolis (Taşköprü) yapılmıştır. Bizans döneminde Kastamon[10] olarak adlandırılan kent, Bizans ve Trabzon’da hüküm süren Komnenos hanedanının memleketi[11] olmasına karşın hiç bir dönem piskoposluk bölgesi olacak denli gelişmemiştir. I. Alexios 1057’de atalarının memleketini ziyaret ettiğinde Türkmen saldırıları yüzünden Kastamonu’nun önemli ölçüde terk edildiğine şahit olmuştur. Komnenoslar’ın Kastamonitis adlı bir aileye mensup hemşerileri, sözgelimi asi general Niketas Kastamonites[12], I. Alexios’un hüküm sürdüğü dönemde Bizans yönetiminde önemli mevkilerde bulunmuştur[13]. 1071 Malazgirt Savaşı’nın ardından Süleyman Şah’ın komutanlarından Emir Karatekin 1082 tarihinde Çankırı ve Kastamonu’yu ele geçirmiştir. Latinler, 1. Haçlı Seferi dönüşünde 1101 yılında Kastamonu, Çankırı ve Çorum’u ele geçirmiş, Selçuklular bölgeden çıkarılınca Kastamonu tekrar Bizans yönetimine girmiştir. Danişmend Emir Gazi Gümüştekin, 1106’da Kastamonu’ya girmişse de Bizans ordusu 1126’da kenti yağmalamıştır. Balkanlarda Peçenek, Triballi (Sırp) ve Hunlar’a (Macarlar) karşı kesin zaferler kazanan imparator II. Ioannes Kastamonu üzerine yeniden yürümüş, hücum merdivenleri kullanarak kenti zapt etmiş, Danişmend valisini kaçmak zorunda kalırken çok sayıda Türk’ü de esir alarak yanında İstanbul’a götürmüştür[14]. Ertesi yıl Kapadokya hâkimi Danişmendoğlu Emir Gazi büyük bir orduyla yeniden Kastamonu’ya girmiş ve kentte bırakılan Bizans garnizonunu kılıçtan geçirmiştir. Eylül 1134’de Ioannes Konya Sultanı Mesud ile ittifak yaparak Danişmendli Muhammed’in üzerine yürümüşse de Muhammed Mesud ile anlaşınca Bizans ordusu iki ateş arasında kalmış önce geri çekilmek zorunda kalmışsa da Rhydakos (Kirmasti Çayı) civarında toplanmış, Muhammed’in üzerine yeniden yürüyerek Kastamonu hatta Gangra’yı (Çankırı) ele geçirmeyi başarmıştır[15].
Kaynak: Özhan Öztürk. Pontus: Antik Çağ’dan Günümüze Karadeniz’in Etnik ve Siyasi Tarihi (Genişletilmiş 3. Baskı). Nika Yayınları. Ankara, 2016
Kastamonu Makale Serim
İnebolu (Abonuteikhos, Abana, İonopolis) Tarihi
Paphlagonia’nın (Batı Karadeniz Bölgesi) Etnik Yapısı
Kastamonu Antik Çağ Tarihi: Timonium, Timonitis, Kastamon
Kastamonu Tarihi: Beylikler Dönemi, Çobanoğulları ve Candaroğulları
Kastamonu Tarihi: Osmanlı ve Cumhuriyet Dönemi
Kinolis, Kimolis, Ginolu Tarihi (Çatalzeytin, Kastamonu)
Taşköprü Tarihi: Pompeiopolis (Kastamonu)
Azdavay ve Fakaz Tarihi, Kastamonu
Cide Tarihi: Kytorus, Giderus, Karaağaç İskelesi, Uzunkum (Kastamonu)
Notlar
[1] Yunanca Τιμωνῖτις
[2] Strabon 12. 562; Ptol. V.1.12
[3] Pliny Nat. V.42
[4] Yunanca Τιμώνιον
[5] Cramer, Asia Minor, 1832: I, 239.
[6] Castrum ve Castra kelimeleri “takviye edilmiş yer, kale” anlamına gelmektedir.
[7] Castra + Timonium kelimeleri birleşmiş formu Kastratimonium zamanla Rumca Kastamoniya sonradan Türkçe Kastamonu’ya dönüşmüş olmalıdır.
[8] Yurt ansiklopedisi, 1982: 6, 4581
[9] Karasalihoğlu, 2008: 58
[10] Yunanca Κασταμών
[11] Bkz. Trabzon İmparatorluğu
[12] İmparatora karşı bazı entrikaların içerisine girince işinden olmuştur.
[13] Athos dağı eteklerinde yer alan Kastamonitou manastırı da bu aile üyeleri tarafından inşa edilmiş olmalıdır.
[14] Niketas Khoniades, 1995: 12. Niketas Khoniades, Danişmendliler için Persarmenoi ve Persarmen Taimanios ifadelerini kullanmıştır. Bkz. Danişmend Oğulları (Niksar, Tokat)
[15] Niketas Khoniades, 1995: 13-14